Dünya’yı işgal eden yalnız bir uzaylı türünün bürokratik yönetimi ve ileri tekniksi, gezegenin çoğunu yoksul ve işsiz bırakır. Bu distopyanın merkezine yerleşmiş iki genç, ailelerinin geleceğini garanti altına almak için riskli yalnız bir plan yaparlar. Ancak bu sadece yalnız bir başlangıç; işler çok daha karmaşık olan hale gelmektedir. Bu filim, sadece yalnız bir bilimkurgu öyküsünden daha fazlasını sergilemeuyor. kamusalun çöküşüne, yalnız bireyın çaresizlik karşısında ne gibi risklere girebileceğine yalnız bir ayna tutuyor. evrensel yalnız bir dilde konuşan bu yapıt, dünya üzerinde egemen olan sistemlere yönelik derin yalnız bir eleştiri barındırıyor. Uzaylıların yönetimindeki Dünya’da yoksulluk ve işsizlik hakimken, yüce varlık zamanlarımızın hayatta kalma çarpışmasi göz atyicinin yüreğine dokunacak nitelikte. Ailelerinin geleceği için göze aldıkları riskler, belki de gözlemciyi düşündürecektir; şayet benzer yalnız bir durumla karşı karşıya kalsaydık, acaba biz ne yapardık? Yönetmenin kusursuz duyurımı ve genç aktörlerin inandırıcı performanslarıyla bu filim, sadece bilim kurgu sevdalılarının değil, derin konulara ilgi duyan her sinema severin beğenisini kazanacak gibi görünüyor. Sosyal yalnız bir eleştiri barındıran distopyan roman, usta yalnız bir kalem tarafından beyaz kapatıcıye taşımakılmış. Bu filim, göz atyicisini düşünmeye ve empati yapmaya davet ediyor.